Yağmurlu bir günde görmüştüm seni/üstünde çubuklu formalar vardı/bir anda tutuldum aşık oldum ben/hayatın anlamı siyah beyazdı/ölümle yaşamı ayıran çizgi/siyahla beyazi ayiramaz ki/her yolun sonunda ölüm olsa da/sevenleri kimse ayiramaz ki
30 Aralık 2006
Ulusoy'dan sonrası dizginsiz FB hegemonyası...
TFF Başkanı Haluk Ulusoy'a karşı FB'nin tetikçiliğini yapan Bursaspor Kulubü Başkanı Levent Kızıl, kulübün resmi internet sitesine yaptığı açıklamada, Beşiktaş Kulübü'ne savaş açtığı şeklindeki haberleri yalanlayarak, 'Merak etmeyin hem Futbol Federasyonu'nu bitireceğim hem de Beşiktaş'ı' şeklinde bir beyanda bulunmadığını açıkladı. Efendim, Saraçoğlu stadının önünde Aziz Yıldırım'ın hemen arkasında kürsüde FB'nin 100.yıl törenine hevesle katılmış bir adam bunu yalanlasa ne olur yalanlamasa ne olur....
Haluk Ulusoy'un önceki vakaları üzerine diyecek bir şeyim yok, aslında bilgim de yok ama tek bildiğim Ulusoy'un devrilmesinden sonra Türk futbolunda bir FB hegemonyası kurulacağıdır. Atletizmden güreşe, haltere bir sürü federasyonda belki de en çok skandallı dönemde bakanlık yapan Spordan sorumlu bakan da bu sürecin parçası. İşini gücünü bırakmış TFF yönetimine saldırıyor... Ulusoy'un seçilmesine engel olamadığı gibi, şu ana kadar genel kurulun yeniden toparlanmasını da sağlayamadı. Bari git elinin daha kolay ulaşabileceği federasyonlarla oynaş da millet bir icraat görsün...
Beşiktaş'ta faşist eylemler !
Arkadaşlar gecen cumartesi 23.12.06 günü, beşiktaş çarşı'nın göbeğinde bir arkadaşımın kanlı bıcaklı bir saldırıya ugrayarak son anda esnafın yardımı ile hayatta kalmayı başardı ! Bu saldırnın arkasında daha önceden de sizleri uyardığım, ülkücü gençlerin beşiktaş'ta konuçlanma durumundan kaynaklanan faşist bir saldırı var.
Bu nedenle, korsan da olsa, cumartesi günü bir eylem planlamaktayız. Öğlen saatlerinde nikah dairesinin önünden çarşı'ya doğru bir yürüyüş yapacağı. Köpeklerin mahlesinde tasmasız gezilmez hesabu gelenler sağlam gelsinler, beni en başta göreceklerinden de emin olsunlar !
Bu nedenle, korsan da olsa, cumartesi günü bir eylem planlamaktayız. Öğlen saatlerinde nikah dairesinin önünden çarşı'ya doğru bir yürüyüş yapacağı. Köpeklerin mahlesinde tasmasız gezilmez hesabu gelenler sağlam gelsinler, beni en başta göreceklerinden de emin olsunlar !
25 Aralık 2006
Emreye cevap; Ekinler, Dişi Kartallar, 32.Günde Çarşı ...
Ek:
Süper Lig’de 40 haftayı geride bırakan Tigana, 1.62’lik puan ortalaması tutturdu. Bu oranla, 1.70’lik Del Bosque ve 2.00’lık ortalamaya sahip Çalımbay’ın çok gerisinde kaldı. Son 10 yıllık dönemde 2 lig maçına çıkan Mehmet Ekşi hariç en iyi performansı 2.60’la Feldkamp çizdi. Yine Briegel 2.20, Lucescu 2.16 ile sınıfı geçen teknik adamlar arasında yer buldu. Kaynak: Vatan gazetesi
Efendim Tigana üzerinden tartışmamız devam ederken biraz renklilik katayım dedim. Ama hemen altta, Emre'nin katkısına bir göz atıverin. Ayrıca Tigana'nın gönderdiği savunma da burada, yeminli tercümana yaptırılmış çeviri de şurada. Futbol bilgimin sınırlı olduğunu inkar etmiyorum. O yüzden yazdıklarımda yanılabileceğimi de kabul ediyorum. Bununla beraber Serdar'da tutturmuş gibi gözükse de Tigana'nın diğer tercihlerinde pek de başarılı olamadığını düşünmeye devam ediyorum. Kendisinin iyi bir insan olduğuna şüphem yok ama onun tarzındaki idealistliğin özellikle sürekli zirveye oynayan bir takım için fazla lüks kaçtığına inanıyorum. Ayrıca Serdar'ın pozisyonu konusunda da hala şüphelerim var. Kumaşı iyi bir oyuncu olarak her zaman oynadığı yerde oynasa belki takımımızın kanat sorununu daha önce çözerdi:( Bir genç oyuncuya fazla yük yüklendi gibi geliyor. Serdar'ın bizi deli ettiği bissürü maç da hatırlıyorum. Emre'nin de görüşleri FB maçından sonra değişti Serdar hakkında zaten... Neyse,
32. Gün'de Çarşı...
Büyük Beşiktaş destanı Ekinler'in tamamını buraya kaydettim. Arşivlik (!)
Bu bir dişi kartallar videosu...
Süper Lig’de 40 haftayı geride bırakan Tigana, 1.62’lik puan ortalaması tutturdu. Bu oranla, 1.70’lik Del Bosque ve 2.00’lık ortalamaya sahip Çalımbay’ın çok gerisinde kaldı. Son 10 yıllık dönemde 2 lig maçına çıkan Mehmet Ekşi hariç en iyi performansı 2.60’la Feldkamp çizdi. Yine Briegel 2.20, Lucescu 2.16 ile sınıfı geçen teknik adamlar arasında yer buldu. Kaynak: Vatan gazetesi
Efendim Tigana üzerinden tartışmamız devam ederken biraz renklilik katayım dedim. Ama hemen altta, Emre'nin katkısına bir göz atıverin. Ayrıca Tigana'nın gönderdiği savunma da burada, yeminli tercümana yaptırılmış çeviri de şurada. Futbol bilgimin sınırlı olduğunu inkar etmiyorum. O yüzden yazdıklarımda yanılabileceğimi de kabul ediyorum. Bununla beraber Serdar'da tutturmuş gibi gözükse de Tigana'nın diğer tercihlerinde pek de başarılı olamadığını düşünmeye devam ediyorum. Kendisinin iyi bir insan olduğuna şüphem yok ama onun tarzındaki idealistliğin özellikle sürekli zirveye oynayan bir takım için fazla lüks kaçtığına inanıyorum. Ayrıca Serdar'ın pozisyonu konusunda da hala şüphelerim var. Kumaşı iyi bir oyuncu olarak her zaman oynadığı yerde oynasa belki takımımızın kanat sorununu daha önce çözerdi:( Bir genç oyuncuya fazla yük yüklendi gibi geliyor. Serdar'ın bizi deli ettiği bissürü maç da hatırlıyorum. Emre'nin de görüşleri FB maçından sonra değişti Serdar hakkında zaten... Neyse,
32. Gün'de Çarşı...
Büyük Beşiktaş destanı Ekinler'in tamamını buraya kaydettim. Arşivlik (!)
Bu bir dişi kartallar videosu...
24 Aralık 2006
o mu bu mu, suçlu arayışları devam eder:)
Tigana’nın intikamı başlıklı bir haber birkaç gün önce Vatan gazetesinde yayınlandı. Efendim, habere göre
Spor basınımızın hikayecilik yeteneği güçlü olduğundan bu haberin ne kadar doğru olduğunu bilemiyorum ama Murat Aksu'nun yukarıda söyledikleri ortalama futbol bilgisine sahip insanların bile söyledikleri şeyler. Ne yazik ki Tigana bunların aksini kanıtlayamadı ve bizi çileden çıkardı....
Bu arada Mustafa Denizli'nin gelebileceğine dair haberler yine çıkmaya başladı. Bakalım günler ne gösterecek...
...4 Ekim’de Polis Evi’nde Aksu’dan yediği fırça Fransız’ı çıldırttı. BEŞİKTAŞ’TA Jean Tigana’nın Ankara dönüşü uçakta yaptığı çıkışın nedeninin, 4 Ekim’e dayandığı ortaya çıktı..... VATAN, Tigana’nın 2. başkan Murat Aksu ve genel sekreter Kenan Öner ile yaşadığı bu olayın aslını öğrendi...
Baltalimanı’ndaki Polis Evi... Tarih: 4 Ekim 2006... Tigana, akşam yemeğine davet eden yöneticilerinin davetine, tercümanı Sinan Serthatlıoğlu’nu almayıp menajer Ceylan Çalışkan ile geldi. Murat Aksu ve Kenan Öner ile bir masaya geçen Fransız hoca, başta oldukça samimi geçen yemeğin sonlarına doğru yüzü birden asılıyor ve şaşkın bir ifade ile donup kalıyordu. Artık koltuğu iyice sallanan Tigana’yı donduran olay nasıl cereyan etti?
YEMEĞİN HAVASI DEĞİŞTİ
Şimdiki gibi istikrarsız olan takımın gidişinden memnun olmayan yönetimin ağır topları, Tigana’yı boş bir odaya çekip “Hoca, bu takımın oyun düzeninden ve anlayışından hiç memnun değiliz. Ricardinho’yu oynatmayarak hata yapıyorsun. Ona dünya parayı kulübede oturması için vermedik. Rico, Delgado ile beraber oynar. İleride Nobre tek forvet olur. Serdarı sağ beke çekersin. Hatta Ali Tandoğan da direkt forma giyer” diye konuşmaları, yemeğin havasını değiştirdi
‘FUTBOL DERSİ VERDİLER!’
TİGANA, ultimatom anlamındaki konuşmalara yanıt vermeyip kısa süre sonra sinirli şekilde evinin yolunu tutar. Ancak içi içini yiyen ve yöneticilere hiçbir şey söylemeyen Tigana’nın, İstanbul’daki yakın dostlarına konuyu açtığı ve “Ömrümde ilk kez böyle bir olayla karşılaştım. Yöneticiler benim işime karışıp, takımı nasıl yapmam gerektiğini söyledi. Şaka gibi ama bana futbol dersi verdiler” diyerek içindeki sıkıntıyı paylaştı....
Spor basınımızın hikayecilik yeteneği güçlü olduğundan bu haberin ne kadar doğru olduğunu bilemiyorum ama Murat Aksu'nun yukarıda söyledikleri ortalama futbol bilgisine sahip insanların bile söyledikleri şeyler. Ne yazik ki Tigana bunların aksini kanıtlayamadı ve bizi çileden çıkardı....
Bu arada Mustafa Denizli'nin gelebileceğine dair haberler yine çıkmaya başladı. Bakalım günler ne gösterecek...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)